Her şey kozmik bir ritim ile dönüp dururken, ruhum ve bedenimin çürümüş bir halat gibi birbirinden kopması an meseleydi.Bilirdim. O zamanlar bir şeyleri bilmek benim için eski bir anıyı anımsamak gibiydi. Hiç zorluk çekmez lakin her bilgelik gibi ızdırap çekerdim. Verandanın ötesinden görürdüm yıldızlarımı, rüzgarı cehennemimin çatısından hissederdim. Bir sevdaya dokunur gibi dokunurdum tenine, eski bir kitabın sayfalarına dokunmak kadar narin ve dikkatlice.  Resmini çizerdim parşömenlere. Parkelerin tozunu almaz, adımlarını sayardım. Bütün yalnızlık bu kalabalıkla dolmuşçasına kıpırdayamazdım. Yürüyemez, konuşamaz,giyinemez ve okuyamazdım.Yüzüm kızarır, boynum titrer dudaklarım bir harnup olur zehirlerdi dilimi. İşte o an konuşamazdım. Bilirdim. O zamanlar bir şeyleri bilmek parmaklarımı sayılarla örüntülemek gibiydi benim için. Hiç zorluk çekmez lakin çıkarlarını hesaplayan herkes gibi gıpta ile  dolardım. Kibir göğsümden zihnime kadar sarkarken uyandığım bütün yataklarda, boşluğumu bırakırdım. Oysa bir sabah uyandım ve yüreğime asil gelen zihnime aciz geliyordu artık. Harnubun acı tadı dilimden gitmiş, tırnaklarım da öfke yoktu. Ve ben yine de bilirdim. O zamanlar bir şeyleri bilmek ihanet etmek gibiydi, Hiç zorluk çekmez lakin ihaneti tadan herkes gibi köklerimden kururdum.


Yorumlar

  1. Vide Cor Meum!
    Bak Manolya uzaklarda değil artık..Geldik herşeyin başladığı yere hepimizin geldiği o yıldız patlamasina..
    Çalan ritim adete savaş davulu edasında tak tak tak tak ya da birbirini için atan iki kalbin sesi..Ama sen beni ben seni tanimam Manolya..Filmde ki gibi Süleymaniye ye bir tablodan aşık olan o çocuk gibi...İzler çok kalmış sende kapatamam asla kapatmakta istemem hatalarla varız.Masum ürkek zamanlarında koruyamadim affet ama bende bir savastaydim... namağlupum.
    Ama dur sen parşömenleri yaktın mi?
    İnsanlardan öğrenmen gereken bütün kötülükleri öğrendin mi?
    Diojen gibi gündüz vakti elimizde fenerle gezecek miyiz ?
    Yoksa yalnız sabahlara beraber uyanmaya devam mı edeceğiz...
    Unutma doğru zaman doğru sartlardir kader aslında sadece beklemektir..
    Bak Manolya geliyor işte gemi bu sefer İtalya'dan Fas'a söz bu sefer Casablanca ya gidecegiz..
    Ama önce dur son dilegimizi dileyelim Trevi de Nicola Salvi benim için yaptı bunu artık bu aşkın oluru dileklere kaldı..
    Hala ögrendikce birşeyleri heyecaniyor mu gözlerin?
    İskenderun feneri gibi ışık ve bilgi saçıyor mu?
    Özür dilerim güneş ile karıştırmışım gözlerini..
    Ah o güneş yaktı beni İcarus gibi..
    Ama merak etme geleceğim..
    Köklerinden canlandırmak için geleceğim..
    Uzun meşakkatli olacak ama merak etme Manolya en sonunda mia Bella mia Bella diyip elini tutacağım...
    Ve Danteninde seninde dediğin gibi cehennemin çatısını yıkar aşkın gücü yıldızları suya indirir aptallarr yakamoz der aşka aşık olanlarda..Mia Bella

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

WALL/1840

1058 -Dün- Hekate-

H-A-T-H-O-R